20.1.11

Efsanevi Monolog...

Guy Ritchie’nin şaheserlerinden biri olan Rocknrolla’dan bir sahne. Filmi izlerken, durdurup geri alıp tekrar tekrar izlediğim sahne. Muhteşem yazılmış bir monolog. Bu monologu ne kadar doğru yorumluyorum bilmiyorum ama Johnny karakterinin anı yaşamayı seçmesiyle ilgili olduğunu düşünüyorum. Doğru ve güvenli olan şey umurunda değil ve yapmak istediğini, istediği şekilde, istediği zaman yapan bir karakter sunulmuş bize. Bu efsane sahneyi gece gece izleyip düşüncelere dalıyorum yine. Umursamazlığına hasta olduğum bu karakterin, muhteşem konuşmasından sonra arkadaşından bir sigara yakmak için ateş istemesiyle, farkındalığına ve “anın tadını çıkarma”ya olan bağımlılığına hayran kalıyorum...

Düşünce tarzı şu: ya anlık bir zevki seçeceksin ve kendini en sonunda ulaşacağın acıyla cezalandıracaksın ya da o an acıyı kabul edeceksin ve sonrasında mutluluğa, zevke varacaksın. İkisi de doğru seçim. Her iki seçenekte de biri diğerinin sonucu olacak ve biz bu ikisini de yaşamakla yükümlüyüz. Tek yapabileceğimiz şey hangi sırayla yaşamak istediğimizi seçmek…
Video izlemek için tıklayın!!!

Johnny Quid: You see that pack of Virginia killing sticks on the end of the piano?
(piyanonun ucundaki virginia tütünü sigaraları görüyor musun?)
Pete: Yes.
(evet)
Johnny Quid: All you need to know about life is retained in those four walls. You will notice that one of your personalities is seduced by the illusions of grandeur the gold packet of king size with a regal insignia, an attractive implication towards grandeur and wealth, the subtle suggestion that cigarettes are indeed your royal and loyal friends, and that, Pete, is a lie.Your other personality is trying to draw your attention to the flip side of the discussion, written in boring bold black and white, it's a statement that these neat little soldiers of death and in fact trying to kill you and that, Pete, is the truth.
(hayat hakkında bilmen gereken her şey bu dört duvar arasında muhafaza edilmiştir. Kişiliklerinden birinin, büyüklük yanılsaması tarafından ayartıldığını hissedeceksin. Üzerinde kraliyet nişanı olan altın paketli uzun sigara. Cazibe ve servetin çekici bir dolaylı anlatımı. Sigaranın aslında senin asil ve sadık arkadaşların olduğuna dair kurnazca bir öneri. ve bu pete, bir yalan. diğer kişiliğin senin dikkatini tartışmanın diğer yönüne çekmeye çalışıyor. Sıkıcı, kalın, siyah beyaz harflerle yazılmış olan ve ölümün bu mazbut, minik askerlerinin, aslında seni öldürmek istedikleri ifadesi bulunur. Ve bu pete, gerçektir.)

Oh, beauty is a beguiling call to death and i'm addicted to the sweet pitch of its siren. That that starts sweet ends bitter, and that which starts bitter ends sweet. That is why you and i love the drugs.
(güzellik ölümün aldatıcı bir çağrısıdır ve ben de onun o çığlığının tatlı perdesinin bağımlısıyım. Tatlı başlayan şeyler acıyla bitermiş ve acı başlayan şeyler tatlılıkla bitermiş. İşte sen de, ben de uyuşturucuları bu yüzden seviyoruz.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder